Audemars Piguet, gök cisimlerinin hareketini mekanik olarak taklit eden perpetüel takvim komplikasyonunu yeniden yorumladı. Markanın saatçilikteki teknik mirasını, günümüz yaşam tarzlarına adapte edilebilecek ergonomik bir anlayışla buluşturan bu yenilik, hem tasarımda hem de mühendislikte yeni bir çağın kapısını aralıyor.
Sonuç: Tüm işlevlerin yalnızca “hepsi bir arada” kurma kolu ile ayarlanabildiği, 41 mm çapında üç yeni otomatik perpetüel takvim referansı.
EVRENDE KÖK SALMIŞ BİR KOMPLİKASYON
İnsanlık tarihi boyunca güneş, gündelik zamanın ölçütü olurken; ay, yıldızlar ve takımyıldızlar ise takvimleri belirledi. Bu göksel döngüler, zaman ölçüm araçlarının evriminde temel rol oynadı. Güneş saatlerinden su saatlerine, oradan da karmaşık mekanik saatlere ve taşınabilir saatlere uzanan bu gelişim, perpetüel takvimi yüzyıllardır saat ustalarının hayal gücünü cezbeden bir yapı haline getirdi.
Audemars Piguet, bu kadim ritmi günümüz teknolojisiyle buluşturarak evrenin döngüsel düzenine bir kez daha saygı duruşunda bulunuyor.